Türk atasözleri T

• Tabak mısın, it bokuna muhtaçsın.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tabak sevdiği deriyi yerden yere çalar.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tabak sevdiği deriyi yerden yere çarpar.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tabancanın dolusu bir kişiyi,boşu kırk kişiyi korkutur.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tabancanın dolusu bir kişiyi korkutur, boşu kırk kişiyi.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tabağa sorarsan dünyada fena koku olmaz.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Talihsiz hacıyı deve üstünde yılan sokar.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tamah varken müflis acından ölmez.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tan yeri ağarınca hırsızın gözü kararır.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tandır başında bağ dikmek kolaydır.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tarla çayırda, bağ bayırda.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tarla çayırda,bağ bayırda.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tarlada izi olmayanın harmanında yüzü olmaz.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tarlanın iyisi suya yakın, daha iyisi eve yakın.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tarlanın taşlısı, kızın saçlısı, öküzün başlısı.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tarlayı düz al, kadını kız al.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tarlayı koçan zaptetmez, saban zapteder.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tarlayı taşlı yerden, kızı kardaşlı yerden.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tas yere düşmeden çanlamaz.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tatarın kılavuza ihtiyacı yok.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tatlı tatlı yemenin acı acı geğirmesi olur.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tatlı ye, tatlı söyle.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tatsız aşa tuz neylesin, akılsız başa söz neylesin.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tavuk gelen yerden yumurta esirgenmez.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tavuk kaza bakmış da kıçını yırtmış.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tavuğun sadakası bir yumurta.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tavşan dağa küsmüş, dağın haberi olmamış.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tavşan dağda, suyu ateşte.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tavşanı tazı tutar, çalımı avcı satar.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tayfanın akıllısı, geminin dümeninden uzak durur.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Taze bardağın suyu soğuk olur.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Taş altında olmasın da dağ ardında olsun.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Taş düştüğü yerde ağırdır.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Taş taşa söykenir.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Taş çömleğe çarparsa vay çömleğin haline, çömlek taşa çarparsa yine vay çömleğin.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Taşı ısıramayanın öpmesi gerekir.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Taşıma su ile değirmen dönmez.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tebdil-i mekanda ferahlık vardır.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tebdili mekanda ferahlık var.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tedariksiz aptes bozmaya oturan, domalı domalı taş arar.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tek kanatla kuş uçmaz.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Teke eti ilaç olur, keçi eti yel olur.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tekkeyi bekleyen çorbayı içer.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tembele iş buyur sana akıl ögretsin.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tembele kapını ört demişler, yel eser örter demiş.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Temel taşı temelde, köşe taşı köşede gerek.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Temiz iş altı ayda çıkar.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tencere demiş, dibim altın.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Terazi var, tartı var; her bir şeyin vakti var.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tereciye tere satılmaz.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Terzi kendi söküğünü dikemez.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Terziye dinlen demişler, ayağa kalkmış.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Terziye göç demişler, ignem başımda demiş.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tevekkelin gemisi batmaz.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Teyze, ana yarısıdır.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Teyzemin taşağı olsa dayım olurdu.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Teşbihte hata olmaz.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tilki benim için demem ama üzümsüz bağın kökü kurusun demiş.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tilki tilkiliğini anlatıncaya kadar post elden gider.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tilkinin dönüp geleceği yer, kürkçü dükkanıdır.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tilkiye tavuk kebabı yer misin demişler; adamın güleceğini getiriyorsunuz demiş.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tok, acın halinden bilmez.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tok ağırlaması güçtür.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tok iken yemek yiyen, mezarını dişiyle kazar.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tokmağı baş kazık yer.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Top otu beylikten olunca güllesi Bağdat'a gider.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Topalla gezen, aksamak öğrenir.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Toprağı işleyen, ekmeği dişler.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Turpun sıkından seyreği iyidir.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tutulan sakal yolunur.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tutulmayan uğru, beyden doğru.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tuz ekmek hakkını bilmeyen kör olur.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Türk'ün aklı gözünde.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Türk'ün aklı sonradan gelir.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Türk'ün aklı ya kaçarken yada sıçarken gelir.
• Türk karır, kılıcı karımaz.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tırnağın varsa başını kaşı.^{Vikisözlüğe bağlantı}
• Tabancanın dolusu bir kişiyi, boşu kırk kişiyi korkutur.
• Tandır başında bağ dikmek kolaydır.
• Tartılırsan denginle tartıl.
• Tasa doyurur, acı acıktırır.
• Taş başında bir gömlek, saç başında bir ekmek, dünyada gezenim yok, ahirette mezarım yok (Nuruz anadan (Nevruz Mak) F. Dağdaş, 8.4.2000):
• Taş yerinde ağırdır.
• Taşıma su ile değirmen dönmez.
• Taşla varana aşla (aş ile) var! : Düşmanlığı devam ettirme. Öfkeli olma! İşin oluruna git! anlamında (Ayşe ŞENER, Akseki-Kuyucak, 15.01.2005)
• Tatlı söz (dil) yılanı deliğinden çıkarır.
• Tavşan (Fare) dağa küsmüş dağın haberi olmamış.
• Tedbirde kusur koyup takdire bahane bulma! (1962’li Emel İlter'den naklen Said Dağdaş,Ankara, 18.12.2002): Tedbirini almadan Allah’ın takdirine bahane arama...
• Tekkeyi bekleyen, çorbayı içer.
• Tembele iş buyur sana akıl öğretsin.
• Tereciye tere satılmaz.
• Tırnağın varsa başını kaşı.
• Tırnağın varsa kaşın, yoksa düşün.
• Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkânıdır.
• Tok açın halinden anlamaz.
• Tok ağırlaması güçtür.
• Topalla gezen aksama öğrenir.
• Toplum içinde eşeğin kuyruğunu kesme, mahna veren çok olur (Nevşehirli İlhan Arısoy’dan naklen Celil Yaman, 1979’lu, Bartın-Ulus’lu)!: Kızgınlıkla, öfkeyle açıkça uygunsuz iş işleme, yapma, ayıplanırsın! anlamında. Mahna vermek deyimi; ayıplamak, kusur bulmak anlamındadır.
• Türk milleti pazarlıkta utanır, kavga etmekte utanmaz (23.07.2008, Emin Traş, Antalya’lı, 70 yaşında)!